Kış hazırlıklarının son sürat devam ettiği şu günlerde ben de size şahane bir acılı ezme tarifi vermek istiyorum. Acılı ezme özellikle kahvaltılarda, hamurişlerinin ve et yemeklerinin yanında çok tercih ediliyor. Sofralara lezzet katıp iştahları açan bu acılı ezmeyi yapmak sandığınızdan daha kolay. Hele ki acı severlerin vazgeçilmezi olan, genellikle lokantalarda önümüze konan acılı ezmeyi evininde kolaylıkla hazırlayabilirsiniz. Biraz sonra tüm detaylarıyla paylaşacağım acılı ezme yapımını ben sevgili yengemden öğrendim. Daha öncesinde birçok kişinin elinden yedim ama onunkini bambaşka sevdim ve hemen tarifini istedim. Bu vesileyle onun da kulaklarını çınlatmak istedim. Ortalama dört yıldır yapıp çok severek yediğimiz mezelerden biridir o. Sizleri bilmem ama bizim evde her öğün yenebilecek potansiyele sahip. Benim olmazsa olmaz kış hazırlıklarımdan birisi oldu kendileri. Acılı ezme nasıl yapılır diye merak edenler için hazırladığım nefis acılı ezme tarifime geçmeden önce sizinle bir kısa hikaye paylaşmak istiyorum.
Vazgeçmenin Gücü...
Dört psikolog arkadaş bir gün bir deney yapmaya karar verirler.Amaçları düşünce gücüyle mum ışığını söndürmektir.
Bir mum yakarak masanın üzerine koyarlar ve masanın etrafına otururlar.Olanca güçleriyle muma yoğunlaşırlar. Mumun ışığında bir hareket yoktur.
Yoğunlaşmaya devam ederler ama mum ışığında en ufak bir titreme bile olmaz.Bir saati henüz devirmişlerdir ki tam o sırada sokaktan gürültüyle bir kamyon geçer.
Dışarıdan gelen bu gürültüyle birlikte dört psikolog da irkilir ve muma yoğunlaşmayı bırakırlar.
O anda mumun ışığı sönüverir. Evrenin kuralı bellidir:
İste ve serbest bırak. Serbest bıraktığında her ne istedi isen o sana geliyor. Ama önce istemek zorundasın. Newton kafasına elma düşünce yer çekimini buldu.
Halbuki o güne kadar pek çok insanın kafasına ağaç altında uyurken elma düşmüştü.
Peki neden Newton yer çekimini buldu da diğerleri bulamadı? Çünkü Newton kafasına elma düşmeden önce binlerce saatlik bir uğraş vermişti.
Yine birgün çalışmaktan yorgun düştüğü bir sırada uyuyakaldı yani serbest bıraktı ve bilgi kafasına düştü.
Doktor iğne yaparken bile fazla kasmayın kendinizi diyor. Neden? Çünkü kendini kasarsan iğne vücutta rahatça kılcal damarlara ulaşamaz.
Kendini serbest bırakmadığın zaman akamazsın. Akış ancak rahat ortamda gerçekleşir.
İşte bütün bunlar aslında vazgeçmenin gücüdür. Hayatın sırrı vazgeçmekte saklı.
Ölmeden önce ölenler kendilerinden vazgeçenlerdi. Herşeyden vazgeçtiğinde ise geriye korku da kalmıyor. Ölmekten de korkmuyorsun çünkü kaybedecek birşeyin kalmıyor. Hani derler ya en tehlikeli kişi kaybedecek hiç bir şeyi olmayandır. Ölümden dahi korkmadığı için herşeyi göze alabilir.
Halbuki onun bile vazgeçemediği egosu kalmıştır. En son egodan vazgeçersin. Böylece tüm kaybetme korkuları sona erer ve bu sefer başka kapılar açılır…
Bir mum yakarak masanın üzerine koyarlar ve masanın etrafına otururlar.Olanca güçleriyle muma yoğunlaşırlar. Mumun ışığında bir hareket yoktur.
Yoğunlaşmaya devam ederler ama mum ışığında en ufak bir titreme bile olmaz.Bir saati henüz devirmişlerdir ki tam o sırada sokaktan gürültüyle bir kamyon geçer.
Dışarıdan gelen bu gürültüyle birlikte dört psikolog da irkilir ve muma yoğunlaşmayı bırakırlar.
O anda mumun ışığı sönüverir. Evrenin kuralı bellidir:
İste ve serbest bırak. Serbest bıraktığında her ne istedi isen o sana geliyor. Ama önce istemek zorundasın. Newton kafasına elma düşünce yer çekimini buldu.
Halbuki o güne kadar pek çok insanın kafasına ağaç altında uyurken elma düşmüştü.
Peki neden Newton yer çekimini buldu da diğerleri bulamadı? Çünkü Newton kafasına elma düşmeden önce binlerce saatlik bir uğraş vermişti.
Yine birgün çalışmaktan yorgun düştüğü bir sırada uyuyakaldı yani serbest bıraktı ve bilgi kafasına düştü.
Doktor iğne yaparken bile fazla kasmayın kendinizi diyor. Neden? Çünkü kendini kasarsan iğne vücutta rahatça kılcal damarlara ulaşamaz.
Kendini serbest bırakmadığın zaman akamazsın. Akış ancak rahat ortamda gerçekleşir.
İşte bütün bunlar aslında vazgeçmenin gücüdür. Hayatın sırrı vazgeçmekte saklı.
Ölmeden önce ölenler kendilerinden vazgeçenlerdi. Herşeyden vazgeçtiğinde ise geriye korku da kalmıyor. Ölmekten de korkmuyorsun çünkü kaybedecek birşeyin kalmıyor. Hani derler ya en tehlikeli kişi kaybedecek hiç bir şeyi olmayandır. Ölümden dahi korkmadığı için herşeyi göze alabilir.
Halbuki onun bile vazgeçemediği egosu kalmıştır. En son egodan vazgeçersin. Böylece tüm kaybetme korkuları sona erer ve bu sefer başka kapılar açılır…
Acılı Ezme İçin Gerekli Malzemeler
- 2 kilo kırmızı biber
- 2 kilo yeşil biber(acı)
- 1 baş sarımsak
- 3 çay bardağı sıvıyağ
- 3 kilo domates
- 1 çay bardağı üzüm sirkesi
- 1,5 demet maydanoz
- 1 su bardağı iri çekilmiş ceviziçi (isteğe bağlı)
- Tuz
Acılı Ezme Nasıl Yapılır
- Kırmızı biber, yeşil biber ve sarımsakları robottan geçiriyoruz.
- Bunları bir tencereye alıp sıvıyağda pişiriyoruz.
- Domatesleri iyice yıkayıp kabuklarını soymadan robottan geçiriyoruz.
- Robottan geçirdiğimiz domatesleri de ayrı bir tencerede pişiriyoruz.
- Hepsi piştiğinde bir tencerede birleştiriyoruz.
- Üzüm sirkesi, ceviziçi ve tuzunu ilave edip karıştırıyoruz.
- Maydanozları yıkayıp ince ince doğradıktan sonra tencereye ekliyoruz.
- Bu şekilde 10 dakika daha kaynatıyoruz.
- Sıcak sıcak kavanozlara doldurup sıkıca kapattıktan sonra ters çeviriyoruz.
- Bir gece bu şekilde bekletiyoruz.
- Güneş görmeyen bir yere kaldırıyoruz.
- İstediğimiz zaman afiyetle yiyoruz.
- Bu ölçülerle yarım kiloluk kavanozlardan 8 adet çıkıyor.
- Pamuk Pasta tarifim için BURAYI
- Fırında Köfteli Patates tarifim için BURAYI
- Tutku Kurabiye tarifim için BURAYI
- Mahlepli Sulu Kek tarifim için BURAYI tıklayın.
0 yorum :
Yorum Gönder